En güzel ve anlamlı erkek çocuk isimleri 2019! Her anne ve baba çocuklarına en güzel ve anlamlı isimleri vermek ister ve haklı olarak da çocuğuna koyacağı ismin anlamını öğrenmek istiyor ve koymak istedikleri isimlerin anlamını araştırıyor. Çocuklara koyduğumuz veya koyacağımız isimlerin anlamlarının, dinimize, örf ve âdetimize uygun olup olmadığını öğrenmek, uygun değilse, değiştirmek gerekir. Böylece isimlerin anlamlarını bilmek faydalı olur. Biz de en güzel ve anlamlı erkek çocuk isimleri haberimizde bebeğine isim arayışında olan ebeveynlere fikir verebilecek birbirinden güzel ve anlamlı isimlere yer verdik.
Acun: Sonsuz uzay içindeki gök varlıklarının tümü, dünya, evren Afşar: Eli çabuk, çabuk iş gören, Oğuz Han`ın oğullarından birinin adı, Türkmenlerin bir boyunun adı. Ağa: Büyük kardeş, ağabey, köy ve kasabalarda büyük toprak sahibi olan varlıklı kimse Ağca: Rengi beyaza yakın, beyazca akça, Aka: Büyük, saygıdeğer kimse,ağa Akabey: Varlıklı kimse, ağa ve bey Akad: Mezopotamya`da kurulmuş çok eski bir devlet, temiz ad, iyi ad Akalp: Ak yiğit, ak er, temiz yiğit Akan: Akıp gitmekte olan Akarca: Akıp giden su, akan su, akarsu Akarsel: Akıp giden sel. Akata: Temiz ata, namuslu ata, lekesiz ata Akay: Parlak ay, aydınlık, ışık ay, dolunay adam, erkek, kuzey Türklerinde erkek çocuklarından büyüğe verilen ad, ağa Akba: Sazlık, bataklık, ağba Akbaran: Ak güç Akbatu: Temiz ve güçlü Akbatur: Namuslu ve yiğit Akcan: Temiz can Akdemir: Dövme demir Akdeniz: Ülkemizin güneyindeki deniz Aker: Namuslu yiğit Akergin: Ak ve olgun Akgüç: Namuslu ve güçlü Akgün: Aydınlık gün, mutlu gün Akhan: Ak soylu han Akın: Düşman ülkelerine yapılan saldırı Akınalp: Akın yiğidi Akıner: Ekın eri, akın yapan er Akkor: Işık saçan aklığa varıncaya değin ısıtılmış olan, beyaz kor, beyaz ateş Akköz: Ak renkte göz, ak kor Akman: Lekesiz, temiz kimse, temiz ak, güzel, ak alımlı Akmeriç: "Ak gibi Meriç" duru sulu meriç Aköz: Özü ak, temiz, Akpolat: Ak çelik, Manas Destanı`nda geçen bir ad Aksan: Temiz, lekesiz ün Aksel: Beyaz sel Akşit: Işıklı yüz, aydınlık yüz, Güneş, gün yüzlü, kutlu, uğurlu Aktan: Aydınlık sabah vakti, avlu, evin önündeki açıklık Aktaş: Beyaz taş, kireçtaşı Akün: Iyi ad, temiz ad, temiz ün Alatan: Güneş`in doğuşundan önceki vakit Alaz: Yanan ve ışık veren nesnelerin türlü biçimlerde de uzanan dili, yalaz, yalım alev Alçın: Al, kırmızı, kırmızıya çalan küçük bir kuş Algan: Ele geçiren, alan, kentleri, ülkeleri ele geçiren Algın: Sevdalı, tutkun, aşık, güçlü, dolgun, keskin,güzel Alhan: Al renkli prens Alkan: Kızıl kan Alkım: Yağmur sonu gökte beliren renkli görüntü, gökkuşağı Alkın: Korkusuz, yiğit, kızıl kın Ali: Yüce, yüksek, ulu. Hazret-i Muhammed aleyhisselamın damadı, dördüncü halife. Alp: Yiğitler yiğidi yiğit, kahraman, bahadır, yürekli, babayiğit Alpagut: Mal mülk sahibi, çiftlik sahibi, kurt seçkin yiğit Alpağan: Yiğit Alparslan: Yiğit arslan, kahraman aslan Alpay: Yiğit Ay, yiğit ve Ay gibi güzel Alpdemir: Yiğit ve demir gibi Alpdoğan: Yiğit ve doğan kuşu gibi, yiğit ve yırtıcı, yiğit doğmuş olan, yiğit doğan Alper: Yiğit er, yiğit kişi, babayiğit, yiğit erkek Alperen: Yiğit ve ermiş kişi Alphan: Yiğit han Alpkan: Yiğit, yiğit kanlı, soyca yiğit olan Alsan: Ünlen, san, al tanın Altan: Kızıl şafak, kızıl tan, altın, Tatar hanlarına verilen bir unvan Altaner: Kızıl tan eri, kızıl şafak yiğidi, altın renkli şafak Altay: Altın, yüce dağ, Tiyanşan Dağları, Asya`da bir Türk budunu Altuğ: Al renkli tuğ, kızıl tuğ, kızıl tuğlu Altunç: Kızıl tunç Altuner: Çok değerli kimse, altın yiğit Anı: Yaşanmış olgulardan belleğin sakladığı her türlü iz, bir olguyu anımsatan şey, hatıra Anıl: Sakin,ağır, amaç, her zaman an Aral: Asya`da bir göl, iki şey arası iki şey arasındaki göl ya da deniz, sıra dağlar Aran: Ova, kuytu, yer, sıcak yer, kışlak Aras: Doğu Anadolu`da bir ırmak, Erzurum`a bağlı bir bucak, bulunulmuş mal Arat: Yürekli kişi, yüreklilik Arca: Çam, çam ağacı, temiz Arda: Sonra gelen, öndekinden sonra, yere dikilen nişan değneği, ardıl Meriç Irmağı`nın Edirne yöresinde sağdan aldığı en önemli kolun adı, Arda Çayı, Uygur yazıtlarında da ad olarak geçer. Arhan: Temiz han, temiz yönetici, yiğit han. Arı: Katışık olmayan, temiz, çiçeklerden bal yapan, iğnesiyle sokan böcek, Arıca: Temizce arı gibi Arıcan: Temiz kimse Arıkan: Saf kan, temiz kan, soylu kan Arman: Dürüst ve temiz kişi Arın: Temiz arı, saf, katışıksız, tertemiz ol, arılaş Arınç: Erinç, huzur, barış Arkan: Arı kan, temiz kan, soylu kan Arkın: Arkada, geride olan, ağır, yavaş, sakin dingin Arkut: Temiz ve uğurlu arı ve kutlu Armağan: Birine karşılıksız olarak verilen ödül Arman: İstek, amaç, dürüst, temiz insan, arı insan Arslan: Aslan Artun: Kendine güvenen, onurlu, ağırbaşlı Aşkın: Çok, fazla, üstün, üzüm bağ ve asmalarında yeni göğeren dallar, dalların ucundaki yapraksız, meyvesiz uzantılar Ata: Baba, dede,soyun büyüğü. Atabey: Saygıdeğer kimse, Seçuklular döneminde bir ünvan Atacan: Hoşgörüsü olan kimse, babacan Atahan: Büyük yönetici, ata durumundaki han Atak: Atılgan yiğit, yürekli Atakan: Atalardan gelen kan Atalay: Benim atam Ataman: Ata, ata kişi, başkan bağbuğ Atıl: İleri doğru fırla Atılgan: Güçlüklerden ve tehlikelerden yılmayarak daima ileriye atılan, girişken, tez canlı Ayaz: Duru ve dingin havada çıkan kuru soğuk, bulutsuz ve Ay ışıklı gecede Çıkan soğuk Aybars: Ay gibi güzel, pars gibi yırtıcı, (Hun İmparatoru Attila`nın amcasının adı) Ayberk: Ay kadar güzel olan Aybora: Ay kadar güzel, fırtına kadar yıkıcı, Ay ve fırtına Aydın: Okumuş, bilgili görgülü ve aydınlık kimse, ışıklı, parlak, kutlu, uğurlu, aydınlık, Ay ışığı bulunan gece, Ege Bölgesi`nde bir il Ayhan: Oğuz Han`ın oğlu Aymete: Ay ve Hun İmparatoru Mete`den oluşmuş bir ad Aypolat: Ay gibi güzel ve polat gibi sağlam Aytun: Ay ve gece, Aylı gece Aytuna: Ay gibi güzel ve Tuna Irmağı gibi görkemli Aytunca: Ay gibi güzel ve Tunca Irmağı gibi görkemli Aytunç: Ay gibi güzel ve tunç gibi sağlam Azrak: Çok az bulunur, değerli Âbidin : İbadet edenler kulluk yapanlar. Adnan : Üstün insan. Affan : Çirkin şeylerden kaçınan, iffetli, namuslu. Âgah : Bilgili, basiretli, haberdar, uyanık. Âhi : Arkadaş, dost, cömert, yiğit. Ahmed : Çok övülmüş, beğenilmiş. Alican : Cana yakın, kanı sıcak, candan. Âlişan : Şan ve şerefi yüce olan. Alişir : Aslan Ali. Alpaslan : Korkusuz, yiğit, güçlü, kuvvetli. Alper : Cesur asker, yiğit asker. Alperen : Hem din adamı hem komutan olan yiğit. Altemur : Demirin korlaşmış kırmızı hali. Âmir : İmâr eden. Ammâr : Bir yeri bakımlı hale getiren. Aşkın : Aşmış, ileri, üstün, seçkin. Ata : Baba, dede, yaşlı, tecrübeli, bilgili. Atalay : Tanınmış, ünlü. Atâullah : Allah'ın hediyesi, ihsanı, lütfu. Avşar : İşi hemen yapan. Aykan : Kanı parlak ve canlı. Aykut : Armağan, mükafat, ödül. Aytekin : Ay gibi tek ve biricik olan, çok değerli. Ayvaz : Koca, eş.
Bahadır: Yiğit, batur Balamir: M.Ö. 475 yıllarında Don Irmağı`nı geçerek Rusya`yı alan, Tuna kıyılarına dek dayanan bir Türk hükümdarı Balkır: Işıl ışıl parıldar, ışık saçar Baran: Durağanlığı harekete çeviren etken, direnci kıran ya da Direnç doğuran özellik, güç, ulu, yüksek Baranalp: Güçlü yiğit Baransel: Güçle ilgili, güçlü sel Barçın: Süslü ipekli kumaş Barın: Güç, baran; Moğol döneminde Orta Asyada`ki büyük Türk boylarından birinin adı Barış: Savaştan ya da dargınlıktan sonra, iki yanın uzlaşması, anlaşması Barkın: Görmek, gezmek ereğiyle yolculuklar yapan kimse, gezgin Barlas: İyi savaşa, savaşçı yiğit Bartu: En eski Türk hanlarından birinin adı Bartunç: Güçlü tunç Başar: Gereken biçimde bitir, yapacağın işte başarıya ulaş Başaran: Yapacağı işte başarıya ulaşan, işi gereken biçimde bitiren Ereğine ulaşan Başer: Başta gelen kimse, başta gelen er Başhan: Hanların başı Batı: Güneş`in battığı yön Batıbek: Batı beyi Batıhan: Batının sultanı, hanı Batu: Güçlü, yiğit, alp, güneşin battığı yön Batuhan: Bkz. Batuğhan Batur: Alp, yiğit, yürekli, bahadır Baturalp: Yürekli yiğit, yiğitler yiğidi Baturay: Hem yiğit hem Ay gibi olan Baybars: Eskiden Türklerin besledikleri bir tür küçük kaplan; çok zengin ve kaplan gibi yiğit Türk Memluk İmparatorluğu`nun dördüncü sultanının adı Baybora: Hem zengin hem fırtına gibi Bayhan: Zengin han Baykal: Yaban atı, Moğolistan`da büyük bir göl, deniz Baykam: Sağaltman, sağlığa kavuşturan kimse Baykan: Soylu kimse, zengin ve soylu Baysal: Kavgası dövüşü olmayan ortamın hali, dirlik düzenlik bolluk durumu Baysan: Varlıklı ve ünlü Bediz: Açık, belli, görünen. 2.Süs Beha: Ender, zor bulunan Behir: Deniz Beker: Güçlü, kuvvetli Bekir: Sabah erken kalkan. Bektürk: Türk geleneklerine güçlü bir şekilde bağlı olan Bener: Kendisinin koruyucu olduğuna inanan kişi Beran: Koç başı Berdan: Eşitliği sağlayan kimse Berge: İz Bergin: Güçlü, kuvvetli Berhan: Sağlam, güçlü kan 2.Güçlü komutan Berk: Sert, sağlam, katı 2.Yıldırım Berkal: Sağlam, güçlü, sert ol Berkan: Parıldayış, şakıma Berkant: Bozulamaz yemin 2.Sağlam, güçlü 3. Orta Asya`da sıradağlar Berkay: Güçlü ve ay gibi Berke: Kamçı, kırbaç Berker: Güçlü, sağlam erkek Berkin: Çok kuvvetli 2.Pekiştirilmiş Berkkan: Geçmişi sağlam olan kimse Berkman: Kişiliği sağlam olan kimse Berksan: Adı, sanı sağlam bilinen Berksay: Sert kaya Berktan: Tanyeri gibi güzel ve güçlü Bertan: Tan yeri gibi güzel ve güçlü kimse Bilal: Suyla ıslatan; ıslaklık Bilan: Değerli taşlarla süslenmiş kılıç kemeri Bilge: Bilgi dağarcığı ile yücelmiş kimse. 2.Göktürk hakanı Bilgealp: Bilgili ve cesur kişi Bilgekağan: Bilgili ve savaşçı kişi Birant: Yemin, tek ant Bircan: Yekvücut Birkan: Aynı kandan, aynı soydan olan Birol: Bir tane olan Boğaçhan: Efsaneleşmiş Türk kahramanı. dede Korkut Öykülerinde adı geçen yiğit Bolat: Çelik gibi sert Bora: Yağmur getiren fırtınalı sert rüzgar Borahan: Sert hakan Boran: Rüzgar şimsek ve gökgürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı Buğra: Erkek deve Buğrahan: İlk İslam devletlerini kuran Türk hükümdarlarından bazılarına verilen ad Bulut: Havadaki su buharının yükselip yoğunlaşmasıyla oluşan su damlacıkları birikintisi Burak: Hazret-i Muhammed aleyhisselamın Miraç`da bindiği atın ismi Burhan: Bir şeyi ispat etme aracı, kanıt Burkay: Buruk ay Büke: Pehlivan 2.Bilgili, zeki kişi 3. Ejderha Babacan : Cana yakın, güvenilir, anlayışlı. Baha : Değer, kıymet, zariflik, üstünlük. Bahadır : Yiğit, cesur, kahraman. Battal : Kahraman, cesur, çok büyük. Batu : Güçlü, kudretli. Bedir : Dolunay. Ayın ondördü gibi güzel. Behcet : Sevinç, güler yüzlü, şirin. Behlül : Çok gülen, hayır sahibi, cömert. Behnan : İyi huylu, güler yüzlü, herkesçe sevilen. Behram : Merih yıldızı. Behzat : Soyu güzel, doğuştan asil. Bekir : İlk çocuk. Genç, taze. Bektaş : Akran, eş. Bera : Fazilet, meziyet sahibi. Berkan : Şakıyan, parıldayan. Berkin : Güçlü, sağlam. Beşer : İnsan. Beşir : Müjdeleyen. Güler yüzlü. Bilal : Su. Bilgehan : Derin bilgi sahibi hakan. Bişr : Güler yüzlü. Buğra : Erkek deve, hindi, aslan. Burak : Peygamber efendimizin Miracda bindiği at. Burhan : Delil, sağlam delil, hakkı bâtıldan ayıran. Bülent : Yüksek, yüce, uzun.
Calp: Güçlü Can: İnsanın kendi varlığı, yaşam, birey kişi, ruh, güç kuvvet Canberk: Sert kişi, sağlam kişi, canı sağlam Caner: Yürekten sevilecek kimse Cankat: "Cana can kat katmak"tan buyruk, ailemize can katasın Cankut: Kutlu kimse, uğurlu can Canpolat: Canı polat gibi sağlam, canlı, çelik gibi kimsel Cantekin: Biricik can, can şehzade Ceyhun: Orta Asya`da bir ırmak Coşku: Olağanüstü bir biçimde kendini gösteren duygu yükselmesi, heyecan Cafer : Çay, dere, küçük akarsu. Câbir : Cebreden, zorlayan, galip gelen. Can: Ruh. Aziz, sevgili. Gönül. Candar : Silahlı asker. Caner : Can dostu. Canib : Yan, taraf, yön. Cârullah : Allah'a yakın olan, Allah dostu. Celâl : Azamet, şeref, kemal ve ikram sahibi. Çelebi : Efendi, görgülü ve ince insan. Cem : Hükümdar, şah. Cemal : Yüz güzelliği Cemaleddin : Dinin güzeli, dinin cemali. Cemali : Yüzü güzel olan, güzellik sahibi. Cenab : Büyük, şerefli Cerrah : Ameliyat yapan, operatör. Cevat : Çok cömert, eli açık, çok ihsan eden. Cevdet : Güzel, kusursuz, cömert, olgun. Cevheri : Cevher sahibi. Cezmi : Azimli, kararlı. Cihad : Din uğrunda düşmanla ve nefsi ile savaşan. Cihangir : Cihanın büyük bir bölümünü ele geçiren. Civan : Genç, taze, delikanlı. Cihanşah : Dünyanın padişahı. Cübeyr : Küçük kahraman, küçük yiğit. Cüneyt : Küçük asker, askercik.
Çaba: Bir işte iyi bir sonuca ulaşmak için harcanan güç Çağ: Başı ve sonu belli olan ve bir özellik taşıyan, kimi zaman birkaç Çağan: Mutlu gün, bayram Çağatay: Cengiz Han`ın oğlu Çağdaş: Aynı zamanda yaşayan, çağımıza uygun, çağımıza yaraşır Çağlar: Çağıl çağıl akar, çağıldar, çağlayarak akar Çağlayan: Bir akarsuyun yükseklerden köpürerek düştüğü yer, çavlan Çağman: Çağdaş kimse, çağın insanı Çağrı: Birini bir yere çağırma işi, çağırma, yırtıcı bir kuş Çakır: Doğan ya da atmacaya benzeyen bir avcı kuş, ela gözlü kimse Çelik: Su verilip sertleştirilen demir, polat Çetin: İstenilen yola getirilmesi, elde edilmesi zor, güç olan, Kolay olmayan, sert, sarp Çetinalp: Zorlu ve yiğit, sert yiğit Çevik: Kolaylıkla, çabuklukla davranan, hareketleri hızlı, canlı Çınar: Boyu otuz metreyi bulan, uzun yıllar yaşayan, geniş yapraklı ağaç
Dalan: Dal gibi olan, dal gibi ince yapılı Demir: Yeraltından çıkarılan, türlü iştekullanılan dayanıklı bir maden, bu madenden yapılmış olan Demiralp: Demir gibi sağlam yiğit Demiray: Demir gibi sağlam ve Ay gibi güzel Demircan: Demir gibi sağlam kimse Demirkan: Sağlam ve güçlü kan Deniz: Yeryüzünün büyük bölümünü kaplayan çok geniş ve tuzlu su Denizhan: Ünlü Oğuz Destanı`na göre, Oğuz Han`ın altı çocuğundan En küçüğü, Deren: Tırmık da denilen bir tarım aracı; ekini biçip toplayan, derleyen Derin: Dibi, yüzeyin ya da ağzından uzak olan, çok içten gelen ve içe işleyen kendi türünde son derecesine ulaşmış, derinliği olan Devrim: Kısa zaman içinde gerçekleştirilen ve olumlu yönde önemli niteliksel Değişimlere yol açan haraket Dikmen: Koni biçiminde sivri tepe, dağların en yüksek yeri, doruk, dik, Yerdeki orman, yayla, dikilerek oluşturulan ağaçlık, çam ve başka Ağaçların gövdeleri, dik olan yer Dilmen: Dil bilen kimse, dilci Dinç: Sağlık durumu iyi, güçlü, gücü yerinde, canlı Dinçalp: Güçlü yiğit, güçlü ve yiğit Dinçer: Güçlü er, güçlü kimse Dinçtürk: Sağlıklı, sağlam Türk, güçlü Türk Diren: Karşı koy, dayan, harmanda sapları yaymaya yarayan, uzun çatallı, ağaçtan yapılmış bir tarım aracı Dirlik: Düzen içinde mutlu yaşam, mutluluk, sevinç, iyi geçinme, erinç Doğa: Kendiliğinden var olan, canlı, ve cansız nesnelerden oluşan, Kendini sürekli olarak değiştiren varlığın tümü, tabiat Doğan: Küçük kuşlarla beslenen, ava alıştırılarak kuş avında kullanılan, Akdoğan, çakırdoğan, aladoğan gibi türleri olan bir kuş, şahin Doğanalp: Şahin ve yiğit yiğit kimse Doğanay: Ayın ilk günlerinde Ay, yeni Ay (ayın ilk günleri doğan çocuklara verilir Doğu: Güneş`in doğduğu yönden Doğuer: Doğu yiğidi Doğuş: Doğma, doğma biçimi, yaradılış Dolun: Dolgun, dolarak biçimi yuvarlaklaşmış, ayın ondördü Dolunay: Yuvarlaklaşmış ay, dolgunlaşmış Ay, Ay`ın on dördü Çok güzel kimse, Ay gibi kimse Dora: Doruk Doruk: Dağların, tepelerin en yüksek noktası, tepev Durukan: Temiz kan, saf kan Dâhi : Üstün zekalı, son derece zeki, anlayışlı. Dâi : Dua eden, duacı, hak dine çağıran. Dânâ : Çok bilen, bilgili. Daniş : Bilgi, bilme, biliş, ilim. Danişmend : Bilgili, âlim. Dâver : Doğru ve insaflı olan, âdil hükümdar. Derviş : Allah için alçak gönüllüğü kabul eden. Dilhan : İçten, gönülden söyleyen. Dilaver : Yiğit, yürekli, erkek. Doğan : Atılgan ve yiğit. Dülger : Marangoz.
Ediz: Değerli, ulu, yüce, yüksek Efe: Özellikle Batı Anadolu yiğidi, yiğit, zeybek, ağa, ağabey, kabadayı Efekan: Yiğit bir soydan gelen Ege: Ulu, büyük, Türkiye ile Yunanistan arasındaki denizin adı Egemen: Yönetimini kendi gücüyle, dışardan denetime bağlı kalmadan Sürdüren, üstün, sözünü, geçiren Ekin: Tahılın tohum olarak tarlaya atıldığı andan başlayarak harman Oluncaya değin aldığı duruma verilen ad Emre: Dost, arkadaş, sevdalı, tutkun, ünlü, Türk ozanı Yunus`un adlarından biri Engin: Yüksek olmayan, düzey bakımından düşük, denizin, karasularından Uzakta bulunan geniş bölümü, ucu bucağı görünmeyecek denli geniş Eralkan: Al kanlı yiğit Eralp: Yiğit erkek, yiğit kimse, yiğitler yiğidi, Eraltay: Altay dağlarından gelmiş yiğit Eray: Ay gibi yiğit Erberk: Sağlam, yiğit, sert yiğit Erbuğ: Yiğitler başı, komutan Erdağ: Dağ gibi er, dağ gibi yiğit Erdem: İyiliksever, acıma, alçakgönüllülük gibi övgüye değer niteliklerin genel adı Erdin: Ereğine ulaştın; Allah yolunda ermiş duruma geldin, olgunlaştın Yetiştin Erdinç: Dinç yiğit Erek: Ulaşılmak istenen, ardından koşulan şey, amaç, erişilmek İstenen sonuç Erez: Buğday ve arpa tarlalarında yetişen deliceotu da denilen bir bitki Ergin: Olmuş, olgunlaşmış yetişmiş Ergün: Erken doğan güneş, yumuşak, uysal, sulu sepken, sulu kar Erim: Bir şeyin erişebileceği uzaklık, muştu, iyi bir şeye işaret olan durum, sevgi Erinç: Mutluluk içinde yaşama, dirlik Eriz: Yiğidiz, erkeğiz, er izi, er yolu Erk: Yaptırma gücü, güç sözü geçerlilik Erke: İşe çevrilebilen güç, Erkmen: Güçlü kimse, güçlü erkek, sözü geçen kimse Erkut: Uğur getiren yiğit, uğurlu yiğit Erman: Er kişi, yiğit kişi Erol: Yiğit ol, erkek ol, er ol Ersan: Yiğit ünlü, er sanlı Ersin: "yiğitsin" "erkeksin" erişsin, ulaşsın, gelişsin, yetişsin, olgunlaşsın Ertan: Güneş`in doğma zamanından az önce, şafaktan önce Ertaylan: Yiğit ve uzun boylu kimse Ertekin: Yiğit ve tek, yiğit ve biricik, biricik yiğit, yiğit prens. Erten: Erkek tenli Ertürk: Yiğit Türk, erkek Türk Eryiğit: Yiğit erkek Esen: Hiçbir sayrılığı, hiçbir sakatlığı olmayan, sağlık ve mutluluk içinde olan sağlıklı Esener: Sağlıklı yiğit Esentürk: Sağlıklı Türk Eser: Yel, sert esen yel; esme işini yapar, esinti olur yel olur Esmen: Esen yel gibi kimse Eti: M.Ö. 1900-1200 yılları arasında Anadolu`da büyük bir Uygarlık kurmuş olan Orta Asyalı bir ulus Evre: Bir olayda birbiri ardınca gelen değişik durumların Her biri, alınan yol aşama Evren: Var olan her şey, bütün varlıkların oluşturduğu bütün, kainat, dünya Evrim: Ağır ağır ve kendiliğinden olan değişim, kendiliğinden gelişme Ezgü: İyi kimse Ecehan : Hanların başı. Ecmel : En güzel, en yakışıklı. Ecvet : En cömert, varını yoğunu dağıtan. En iyi olan. Ede : Ata, büyük kardeş, ağabey. Edhem : Kara donlu, yağız at. Efe : Batı anadolu yiğidi, zeybek. Efken : Atıcı, yıkıcı. Eflah : Tamamiyle kurtulan, en çok talihe kavuşan. Ekmel : En olgun, mükemmel. Ekrem : Çok cömert, iyiliksever, keremi lütfu çok olan. Elvan : Renkli, renk renk. Emced : Çok şerefli, ve haysiyet sahibi. Emir : Bir kavmin, şehrin başı, reisi. Emre : Aşık, dost, abi. Beylerbeyi. Enes : İnsan. Engin : Uçsuz bucaksız deniz. Enver : Çok nurlu, çok ışıklı, çok parlak, çok güzel. Ercümend : Muhterem, şerefli, itibarlı. Erdem : Fazilet. Ergün : Sert başlı, oynak ve hızlı giden at. Erhan : Yiğit hakan. Erkam : Rakamlar, isimler. Erkan : Esaslar, direkler, reisler. Erkin : Bağımsız hareket eden. Erman : Arzusu, isteği olan. Erol: Sözünde duran er. Ertuğrul : Temiz, yürekli, doğru insan. Esat : Çok uğurlu ve mutlu. Esed : Aslan, gazanfer, cesur. Esved : Siyah, esmer. Eşref : En çok şerefli, itibarı en çok yüksek olan. Etem : Kusursuz, noksansız. Evran : Baht, büyük yılan. Eymen : Daha uğurlu, çok talihli, hayırlı. Sağ taraftaki. Eyüp : Tevbe eden, hatalarına pişman olan. Ezrak : Mavi, gök renkli. Su gibi saf ve temiz olan.
Fatih: Fetheden Ferdi: Bireysel, tek başına. Ferhan: Sevinç, neşe. İyi haber karşısında verilen ödül. Güçlükleri aşıp bir yeri ele geçirme. Feridun: Tek başına, eşsiz. Ferit: Sıralanmış inci taneleri. Tek başına. Emsalsiz. Feyyaz: Berekeli, gür, verimli. Eli açık. Fırat: Bir nehir adı. Türkiye`den geçip Basra`ya dökülür. Furkan: İyi ile kötü, doğru ile yanlış arasındaki herşeyi gösteren. Fazlı : İyilik, fazilet, erdem, lütuf. Fahreddin : Dinin büyüğü, dinde övülmeye layık. Fâlih : İsteğine kavuşan, başaran. Çiftçi. Faris : Yiğit, mert, binici, at yetiştiricisi. Faruk : Hak ile bâtılı ayıran. Fasih : Güzel, düzgün ve açık konuşan. Fatih : Fetheden, zapteden, aşan. Fatin: Zeki, anlayışlı. Faysal : Kesin hüküm vereni. Keskin kılıç. Fazlullah : Allahü teâlânın lütfu. Üstün ve değerli Feda : Kurban olma, gözden çıkarma. Fedai : Canını esirgemeyen, can vermeye hazır. Feramuz : Şanlı, şerefli, ün kazanmış. Feramuş : Hatırdan çıkan, unutulan. Ferhan : Sevinçli, neşeli, ferahlı, şen, memnun. Ferhat : Sevinç, neşe sahibi. Feridüddin : Dinin en üstünü. Feridun : Tek, eşi ve benzeri olmayan, kıymetli cevher. Ferman : Emir. Padişahların tarafından verilen emir. Ferruh : Uğurlu, mübarek, yüzü nurlu, aydın. Fettah : Fetheden, her türlü müşkülleri kolaylaştıran. Feyyâz : Feyz, bereket ve bolluk veren. Feyzullah : Allahü teâlânın feyzi. Fuat : Kalb, gönül. Furkan : İyi ile kötü, doğru ile yanlış arasındaki farkı gösteren. Fuzuli : Fazla, anlamsız, yersiz.
Gediz : Su birikintisi, gölcük, Ege Bölgesi`nde bir akarsu; adını bu akarsudan alan bir ilçe Gencer: Delikanlı, genç yiğit bkz. Gençer Genç: Yaşı ilerlememiş olan, yaşlı olmayan, canlı, dinç Gençalp: Genç yiğit Gençer: Delikanlı, genç yiğit Geray: Açık maviye yakın, gök rengindeki Ay Giray: Uygun, yaraşır, eski Kırım hanlarının ünvanı Girgin: Herkesle çabucak ahbaplık, yakınlık kurabilen, sokulgan kimse Gökalp: Gök gözlü yiğit Gökay: Mavi Ay; gökyüzündeki ay Gökberk: Mavi ve gözlü ve sert Gökdeniz: Mavi deniz Göker: Gökyüzünün yiğidi, gök yüzlü erkek, mavi gözlü kimse Gökhan: Oğuz Han`ın oğlu Gökmen: Mavi gözlü ve sarışın kimse Göksagun: Mavi gözlü hekim Göksel: Gökyüzüyle ilgili Göktan: Mavi şafak, mavi tan Göktuna: Mavi Tuna Göktunç: Mavi gözlü ve tunç gibi Göktürk: 552-745 yılları arasında Orta Asya`da hüküm süren, Bumin Han`ca kurulmuş olan Türk devleti ve bu devletin halkından olan kimse Gönen: Mutlu ol, sevin Gönenç: Varlık, bolluk, mutluluk, sevinç Görkem: Gösteriş, görünüş, gürbüz, iyi gelişmiş, göz alıcı ve gösterişli olma hali, göz alıcılık, gösterişlilik Görkmen: Alımlı, yakışıklı yiğit, görkemli erkek Güçlü: Dayanıklı, zorlu, gücü olan, kuvvetli, sözü geçer Güçlüer: Dayanıklı, zorlu yiğit, güçlü yiğit, sözü geçer yiğit Güçlütürk: Dayanıklı, zorlu Türk, kuvvetli Türk Gültekin: Tek gül, biricik gül, gül gibi güzel ve tek, gül şehzadesi Gün: Güneş`in yeryüzüne saçtığı ışık, gündüz, güneş Günal: Kırmızı Güneş, al Güneş Günalp: Güneş gibi ve yiğit Günay: Güneş ve ay, güneş gören yer, güney Günberk: Güneş gibi yakıcı ve sert Gündoğan: (Güneş doğarken doğan çocuklara konulan adlardan) Doğan güneş, doğan gün Gazanfer : Yiğit, aslan gibi cesur. Gazi : Savaştan sağ dönen. Gevheri : Pırlanta gibi temiz insan. Gıyas : Yardım eden. Giray: Kırım hanı. Gürbüz : Toplu, güçlü dinç erkek.
Hakan: Eskiden Türk imparatorlarına verilen unvan. Kağan Hansoy: Han soylu, bey soyundan gelen Heper: Bütünüyle yiğit, hep yiğit, her zaman yiğit Hınçal: Öcünü onda koyma, öcünü al, öç al Habbab : Seven, sevgili, dost. Habil : Yumuşak ve temiz huylu. Hacib : Kapıcı, kapıcı başı. Hafi : Güler yüzlü, çok ikramcı, gizli. Hafid : Torun. Hakan : Türk hükümdarı. Hakem : Hüküm veren. Haki : Hikaye eden, anlatan. Hakkı : Doğru olan, irfan sahibi, insaflı. Haldun : Devamlı yaşlanıp ihtiyarlamayan. Halife : Birinin yerine geçen . Halil : Dost, sevgili, samimi dost, içten arkadaş. Haluk : İyi ve güzel huylu, geçim ehli, İslama yakışır. Hamdullah : Allahü teâlâya hamd eden. Hammâd : Çok hamd eden, çok dua eden. Hamza : Aslan, heybetli, azametli. Han : Hakan veya hakana bağlı hükümdar. Hanefi : İstikamet üzere olan. Hani : Yumuşaklık ve vakar sahibi. Hasan : Güzel, iyi, hoş. Haseki : Hükümdarların hizmetlerine tahsis edilen zat. Hasibi : Cömert, hayırhah. Hasin : Kuvvetli, sağlam, muhafaza eden. Hâtem : Mühür, üstü mühürlü yüzük, en son. Hattâb : Çok güzel konuşan ve nasihat eden. Hatip : Hitabeden, güzel söz söyleyen. Hayali : Hayal eden. Haydar : Aslan, cesur, yiğit, kahraman. Hayrani : Hayran olan. Hayreddin: Dinde hayırlı kimse, dinin hayırlısı. Haşim : Ezen, parçalayan. Hürmet ve ikram eden. Haşmet : Heybet ve ihtişam sahibi. Tevazu gösteren. Hazım : ihtiyatlı, basiretli, gözü açık, hazımlı. Hızır : Yeşil. Hicabi : Mahcup, utangaç, hayalı, edepli, terbiyeli, iffetli. Hilmi : Yumuşak huylu, sabırlı, vakarlı, sakin. Himmet : Lütfeden, gayret eden. Hişam : Haya eden, utanan. Hud : Büyük, çok hürmet eden. Hulusi : Halis, saf, samimi, candan, içi temiz. Hurşid : Güneş. Huzeyfe : Küçük testici, çömlekçi çırağı. Hüccet : Senet, vesika, delil. Hüdâvendigâr : Hükümdar, sultan, âmir, hâkim. Hüdayi : Hüdânın kulu. Hümayun : Mübarek, mutlu, padişaha olan. Hüsameddin : Dinin keskin kılıcı. Hüseyin : Küçük güzel. Hüsrev : Padişah, hükümdar, sultan.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
En Güzel ve Anlamlı Erkek Bebek İsimleri 2019
En güzel ve anlamlı erkek çocuk isimleri 2019! Her anne ve baba çocuklarına en güzel ve anlamlı isimleri vermek ister ve haklı olarak da çocuğuna koyacağı ismin anlamını öğrenmek istiyor ve koymak istedikleri isimlerin anlamını araştırıyor. Çocuklara koyduğumuz veya koyacağımız isimlerin anlamlarının, dinimize, örf ve âdetimize uygun olup olmadığını öğrenmek, uygun değilse, değiştirmek gerekir. Böylece isimlerin anlamlarını bilmek faydalı olur. Biz de en güzel ve anlamlı erkek çocuk isimleri haberimizde bebeğine isim arayışında olan ebeveynlere fikir verebilecek birbirinden güzel ve anlamlı isimlere yer verdik.
Acun: Sonsuz uzay içindeki gök varlıklarının tümü, dünya, evren Afşar: Eli çabuk, çabuk iş gören, Oğuz Han`ın oğullarından birinin adı, Türkmenlerin bir boyunun adı. Ağa: Büyük kardeş, ağabey, köy ve kasabalarda büyük toprak sahibi olan varlıklı kimse Ağca: Rengi beyaza yakın, beyazca akça, Aka: Büyük, saygıdeğer kimse,ağa Akabey: Varlıklı kimse, ağa ve bey Akad: Mezopotamya`da kurulmuş çok eski bir devlet, temiz ad, iyi ad Akalp: Ak yiğit, ak er, temiz yiğit Akan: Akıp gitmekte olan Akarca: Akıp giden su, akan su, akarsu Akarsel: Akıp giden sel. Akata: Temiz ata, namuslu ata, lekesiz ata Akay: Parlak ay, aydınlık, ışık ay, dolunay adam, erkek, kuzey Türklerinde erkek çocuklarından büyüğe verilen ad, ağa Akba: Sazlık, bataklık, ağba Akbaran: Ak güç Akbatu: Temiz ve güçlü Akbatur: Namuslu ve yiğit Akcan: Temiz can Akdemir: Dövme demir Akdeniz: Ülkemizin güneyindeki deniz Aker: Namuslu yiğit Akergin: Ak ve olgun Akgüç: Namuslu ve güçlü Akgün: Aydınlık gün, mutlu gün Akhan: Ak soylu han Akın: Düşman ülkelerine yapılan saldırı Akınalp: Akın yiğidi Akıner: Ekın eri, akın yapan er Akkor: Işık saçan aklığa varıncaya değin ısıtılmış olan, beyaz kor, beyaz ateş Akköz: Ak renkte göz, ak kor Akman: Lekesiz, temiz kimse, temiz ak, güzel, ak alımlı Akmeriç: "Ak gibi Meriç" duru sulu meriç Aköz: Özü ak, temiz, Akpolat: Ak çelik, Manas Destanı`nda geçen bir ad Aksan: Temiz, lekesiz ün Aksel: Beyaz sel Akşit: Işıklı yüz, aydınlık yüz, Güneş, gün yüzlü, kutlu, uğurlu Aktan: Aydınlık sabah vakti, avlu, evin önündeki açıklık Aktaş: Beyaz taş, kireçtaşı Akün: Iyi ad, temiz ad, temiz ün Alatan: Güneş`in doğuşundan önceki vakit Alaz: Yanan ve ışık veren nesnelerin türlü biçimlerde de uzanan dili, yalaz, yalım alev Alçın: Al, kırmızı, kırmızıya çalan küçük bir kuş Algan: Ele geçiren, alan, kentleri, ülkeleri ele geçiren Algın: Sevdalı, tutkun, aşık, güçlü, dolgun, keskin,güzel Alhan: Al renkli prens Alkan: Kızıl kan Alkım: Yağmur sonu gökte beliren renkli görüntü, gökkuşağı Alkın: Korkusuz, yiğit, kızıl kın Ali: Yüce, yüksek, ulu. Hazret-i Muhammed aleyhisselamın damadı, dördüncü halife. Alp: Yiğitler yiğidi yiğit, kahraman, bahadır, yürekli, babayiğit Alpagut: Mal mülk sahibi, çiftlik sahibi, kurt seçkin yiğit Alpağan: Yiğit Alparslan: Yiğit arslan, kahraman aslan Alpay: Yiğit Ay, yiğit ve Ay gibi güzel Alpdemir: Yiğit ve demir gibi Alpdoğan: Yiğit ve doğan kuşu gibi, yiğit ve yırtıcı, yiğit doğmuş olan, yiğit doğan Alper: Yiğit er, yiğit kişi, babayiğit, yiğit erkek Alperen: Yiğit ve ermiş kişi Alphan: Yiğit han Alpkan: Yiğit, yiğit kanlı, soyca yiğit olan Alsan: Ünlen, san, al tanın Altan: Kızıl şafak, kızıl tan, altın, Tatar hanlarına verilen bir unvan Altaner: Kızıl tan eri, kızıl şafak yiğidi, altın renkli şafak Altay: Altın, yüce dağ, Tiyanşan Dağları, Asya`da bir Türk budunu Altuğ: Al renkli tuğ, kızıl tuğ, kızıl tuğlu Altunç: Kızıl tunç Altuner: Çok değerli kimse, altın yiğit Anı: Yaşanmış olgulardan belleğin sakladığı her türlü iz, bir olguyu anımsatan şey, hatıra Anıl: Sakin,ağır, amaç, her zaman an Aral: Asya`da bir göl, iki şey arası iki şey arasındaki göl ya da deniz, sıra dağlar Aran: Ova, kuytu, yer, sıcak yer, kışlak Aras: Doğu Anadolu`da bir ırmak, Erzurum`a bağlı bir bucak, bulunulmuş mal Arat: Yürekli kişi, yüreklilik Arca: Çam, çam ağacı, temiz Arda: Sonra gelen, öndekinden sonra, yere dikilen nişan değneği, ardıl Meriç Irmağı`nın Edirne yöresinde sağdan aldığı en önemli kolun adı, Arda Çayı, Uygur yazıtlarında da ad olarak geçer. Arhan: Temiz han, temiz yönetici, yiğit han. Arı: Katışık olmayan, temiz, çiçeklerden bal yapan, iğnesiyle sokan böcek, Arıca: Temizce arı gibi Arıcan: Temiz kimse Arıkan: Saf kan, temiz kan, soylu kan Arman: Dürüst ve temiz kişi Arın: Temiz arı, saf, katışıksız, tertemiz ol, arılaş Arınç: Erinç, huzur, barış Arkan: Arı kan, temiz kan, soylu kan Arkın: Arkada, geride olan, ağır, yavaş, sakin dingin Arkut: Temiz ve uğurlu arı ve kutlu Armağan: Birine karşılıksız olarak verilen ödül Arman: İstek, amaç, dürüst, temiz insan, arı insan Arslan: Aslan Artun: Kendine güvenen, onurlu, ağırbaşlı Aşkın: Çok, fazla, üstün, üzüm bağ ve asmalarında yeni göğeren dallar, dalların ucundaki yapraksız, meyvesiz uzantılar Ata: Baba, dede,soyun büyüğü. Atabey: Saygıdeğer kimse, Seçuklular döneminde bir ünvan Atacan: Hoşgörüsü olan kimse, babacan Atahan: Büyük yönetici, ata durumundaki han Atak: Atılgan yiğit, yürekli Atakan: Atalardan gelen kan Atalay: Benim atam Ataman: Ata, ata kişi, başkan bağbuğ Atıl: İleri doğru fırla Atılgan: Güçlüklerden ve tehlikelerden yılmayarak daima ileriye atılan, girişken, tez canlı Ayaz: Duru ve dingin havada çıkan kuru soğuk, bulutsuz ve Ay ışıklı gecede Çıkan soğuk Aybars: Ay gibi güzel, pars gibi yırtıcı, (Hun İmparatoru Attila`nın amcasının adı) Ayberk: Ay kadar güzel olan Aybora: Ay kadar güzel, fırtına kadar yıkıcı, Ay ve fırtına Aydın: Okumuş, bilgili görgülü ve aydınlık kimse, ışıklı, parlak, kutlu, uğurlu, aydınlık, Ay ışığı bulunan gece, Ege Bölgesi`nde bir il Ayhan: Oğuz Han`ın oğlu Aymete: Ay ve Hun İmparatoru Mete`den oluşmuş bir ad Aypolat: Ay gibi güzel ve polat gibi sağlam Aytun: Ay ve gece, Aylı gece Aytuna: Ay gibi güzel ve Tuna Irmağı gibi görkemli Aytunca: Ay gibi güzel ve Tunca Irmağı gibi görkemli Aytunç: Ay gibi güzel ve tunç gibi sağlam Azrak: Çok az bulunur, değerli Âbidin : İbadet edenler kulluk yapanlar. Adnan : Üstün insan. Affan : Çirkin şeylerden kaçınan, iffetli, namuslu. Âgah : Bilgili, basiretli, haberdar, uyanık. Âhi : Arkadaş, dost, cömert, yiğit. Ahmed : Çok övülmüş, beğenilmiş. Alican : Cana yakın, kanı sıcak, candan. Âlişan : Şan ve şerefi yüce olan. Alişir : Aslan Ali. Alpaslan : Korkusuz, yiğit, güçlü, kuvvetli. Alper : Cesur asker, yiğit asker. Alperen : Hem din adamı hem komutan olan yiğit. Altemur : Demirin korlaşmış kırmızı hali. Âmir : İmâr eden. Ammâr : Bir yeri bakımlı hale getiren. Aşkın : Aşmış, ileri, üstün, seçkin. Ata : Baba, dede, yaşlı, tecrübeli, bilgili. Atalay : Tanınmış, ünlü. Atâullah : Allah'ın hediyesi, ihsanı, lütfu. Avşar : İşi hemen yapan. Aykan : Kanı parlak ve canlı. Aykut : Armağan, mükafat, ödül. Aytekin : Ay gibi tek ve biricik olan, çok değerli. Ayvaz : Koca, eş.
Bahadır: Yiğit, batur Balamir: M.Ö. 475 yıllarında Don Irmağı`nı geçerek Rusya`yı alan, Tuna kıyılarına dek dayanan bir Türk hükümdarı Balkır: Işıl ışıl parıldar, ışık saçar Baran: Durağanlığı harekete çeviren etken, direnci kıran ya da Direnç doğuran özellik, güç, ulu, yüksek Baranalp: Güçlü yiğit Baransel: Güçle ilgili, güçlü sel Barçın: Süslü ipekli kumaş Barın: Güç, baran; Moğol döneminde Orta Asyada`ki büyük Türk boylarından birinin adı Barış: Savaştan ya da dargınlıktan sonra, iki yanın uzlaşması, anlaşması Barkın: Görmek, gezmek ereğiyle yolculuklar yapan kimse, gezgin Barlas: İyi savaşa, savaşçı yiğit Bartu: En eski Türk hanlarından birinin adı Bartunç: Güçlü tunç Başar: Gereken biçimde bitir, yapacağın işte başarıya ulaş Başaran: Yapacağı işte başarıya ulaşan, işi gereken biçimde bitiren Ereğine ulaşan Başer: Başta gelen kimse, başta gelen er Başhan: Hanların başı Batı: Güneş`in battığı yön Batıbek: Batı beyi Batıhan: Batının sultanı, hanı Batu: Güçlü, yiğit, alp, güneşin battığı yön Batuhan: Bkz. Batuğhan Batur: Alp, yiğit, yürekli, bahadır Baturalp: Yürekli yiğit, yiğitler yiğidi Baturay: Hem yiğit hem Ay gibi olan Baybars: Eskiden Türklerin besledikleri bir tür küçük kaplan; çok zengin ve kaplan gibi yiğit Türk Memluk İmparatorluğu`nun dördüncü sultanının adı Baybora: Hem zengin hem fırtına gibi Bayhan: Zengin han Baykal: Yaban atı, Moğolistan`da büyük bir göl, deniz Baykam: Sağaltman, sağlığa kavuşturan kimse Baykan: Soylu kimse, zengin ve soylu Baysal: Kavgası dövüşü olmayan ortamın hali, dirlik düzenlik bolluk durumu Baysan: Varlıklı ve ünlü Bediz: Açık, belli, görünen. 2.Süs Beha: Ender, zor bulunan Behir: Deniz Beker: Güçlü, kuvvetli Bekir: Sabah erken kalkan. Bektürk: Türk geleneklerine güçlü bir şekilde bağlı olan Bener: Kendisinin koruyucu olduğuna inanan kişi Beran: Koç başı Berdan: Eşitliği sağlayan kimse Berge: İz Bergin: Güçlü, kuvvetli Berhan: Sağlam, güçlü kan 2.Güçlü komutan Berk: Sert, sağlam, katı 2.Yıldırım Berkal: Sağlam, güçlü, sert ol Berkan: Parıldayış, şakıma Berkant: Bozulamaz yemin 2.Sağlam, güçlü 3. Orta Asya`da sıradağlar Berkay: Güçlü ve ay gibi Berke: Kamçı, kırbaç Berker: Güçlü, sağlam erkek Berkin: Çok kuvvetli 2.Pekiştirilmiş Berkkan: Geçmişi sağlam olan kimse Berkman: Kişiliği sağlam olan kimse Berksan: Adı, sanı sağlam bilinen Berksay: Sert kaya Berktan: Tanyeri gibi güzel ve güçlü Bertan: Tan yeri gibi güzel ve güçlü kimse Bilal: Suyla ıslatan; ıslaklık Bilan: Değerli taşlarla süslenmiş kılıç kemeri Bilge: Bilgi dağarcığı ile yücelmiş kimse. 2.Göktürk hakanı Bilgealp: Bilgili ve cesur kişi Bilgekağan: Bilgili ve savaşçı kişi Birant: Yemin, tek ant Bircan: Yekvücut Birkan: Aynı kandan, aynı soydan olan Birol: Bir tane olan Boğaçhan: Efsaneleşmiş Türk kahramanı. dede Korkut Öykülerinde adı geçen yiğit Bolat: Çelik gibi sert Bora: Yağmur getiren fırtınalı sert rüzgar Borahan: Sert hakan Boran: Rüzgar şimsek ve gökgürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı Buğra: Erkek deve Buğrahan: İlk İslam devletlerini kuran Türk hükümdarlarından bazılarına verilen ad Bulut: Havadaki su buharının yükselip yoğunlaşmasıyla oluşan su damlacıkları birikintisi Burak: Hazret-i Muhammed aleyhisselamın Miraç`da bindiği atın ismi Burhan: Bir şeyi ispat etme aracı, kanıt Burkay: Buruk ay Büke: Pehlivan 2.Bilgili, zeki kişi 3. Ejderha Babacan : Cana yakın, güvenilir, anlayışlı. Baha : Değer, kıymet, zariflik, üstünlük. Bahadır : Yiğit, cesur, kahraman. Battal : Kahraman, cesur, çok büyük. Batu : Güçlü, kudretli. Bedir : Dolunay. Ayın ondördü gibi güzel. Behcet : Sevinç, güler yüzlü, şirin. Behlül : Çok gülen, hayır sahibi, cömert. Behnan : İyi huylu, güler yüzlü, herkesçe sevilen. Behram : Merih yıldızı. Behzat : Soyu güzel, doğuştan asil. Bekir : İlk çocuk. Genç, taze. Bektaş : Akran, eş. Bera : Fazilet, meziyet sahibi. Berkan : Şakıyan, parıldayan. Berkin : Güçlü, sağlam. Beşer : İnsan. Beşir : Müjdeleyen. Güler yüzlü. Bilal : Su. Bilgehan : Derin bilgi sahibi hakan. Bişr : Güler yüzlü. Buğra : Erkek deve, hindi, aslan. Burak : Peygamber efendimizin Miracda bindiği at. Burhan : Delil, sağlam delil, hakkı bâtıldan ayıran. Bülent : Yüksek, yüce, uzun.
Calp: Güçlü Can: İnsanın kendi varlığı, yaşam, birey kişi, ruh, güç kuvvet Canberk: Sert kişi, sağlam kişi, canı sağlam Caner: Yürekten sevilecek kimse Cankat: "Cana can kat katmak"tan buyruk, ailemize can katasın Cankut: Kutlu kimse, uğurlu can Canpolat: Canı polat gibi sağlam, canlı, çelik gibi kimsel Cantekin: Biricik can, can şehzade Ceyhun: Orta Asya`da bir ırmak Coşku: Olağanüstü bir biçimde kendini gösteren duygu yükselmesi, heyecan Cafer : Çay, dere, küçük akarsu. Câbir : Cebreden, zorlayan, galip gelen. Can: Ruh. Aziz, sevgili. Gönül. Candar : Silahlı asker. Caner : Can dostu. Canib : Yan, taraf, yön. Cârullah : Allah'a yakın olan, Allah dostu. Celâl : Azamet, şeref, kemal ve ikram sahibi. Çelebi : Efendi, görgülü ve ince insan. Cem : Hükümdar, şah. Cemal : Yüz güzelliği Cemaleddin : Dinin güzeli, dinin cemali. Cemali : Yüzü güzel olan, güzellik sahibi. Cenab : Büyük, şerefli Cerrah : Ameliyat yapan, operatör. Cevat : Çok cömert, eli açık, çok ihsan eden. Cevdet : Güzel, kusursuz, cömert, olgun. Cevheri : Cevher sahibi. Cezmi : Azimli, kararlı. Cihad : Din uğrunda düşmanla ve nefsi ile savaşan. Cihangir : Cihanın büyük bir bölümünü ele geçiren. Civan : Genç, taze, delikanlı. Cihanşah : Dünyanın padişahı. Cübeyr : Küçük kahraman, küçük yiğit. Cüneyt : Küçük asker, askercik.
Çaba: Bir işte iyi bir sonuca ulaşmak için harcanan güç Çağ: Başı ve sonu belli olan ve bir özellik taşıyan, kimi zaman birkaç Çağan: Mutlu gün, bayram Çağatay: Cengiz Han`ın oğlu Çağdaş: Aynı zamanda yaşayan, çağımıza uygun, çağımıza yaraşır Çağlar: Çağıl çağıl akar, çağıldar, çağlayarak akar Çağlayan: Bir akarsuyun yükseklerden köpürerek düştüğü yer, çavlan Çağman: Çağdaş kimse, çağın insanı Çağrı: Birini bir yere çağırma işi, çağırma, yırtıcı bir kuş Çakır: Doğan ya da atmacaya benzeyen bir avcı kuş, ela gözlü kimse Çelik: Su verilip sertleştirilen demir, polat Çetin: İstenilen yola getirilmesi, elde edilmesi zor, güç olan, Kolay olmayan, sert, sarp Çetinalp: Zorlu ve yiğit, sert yiğit Çevik: Kolaylıkla, çabuklukla davranan, hareketleri hızlı, canlı Çınar: Boyu otuz metreyi bulan, uzun yıllar yaşayan, geniş yapraklı ağaç
Dalan: Dal gibi olan, dal gibi ince yapılı Demir: Yeraltından çıkarılan, türlü iştekullanılan dayanıklı bir maden, bu madenden yapılmış olan Demiralp: Demir gibi sağlam yiğit Demiray: Demir gibi sağlam ve Ay gibi güzel Demircan: Demir gibi sağlam kimse Demirkan: Sağlam ve güçlü kan Deniz: Yeryüzünün büyük bölümünü kaplayan çok geniş ve tuzlu su Denizhan: Ünlü Oğuz Destanı`na göre, Oğuz Han`ın altı çocuğundan En küçüğü, Deren: Tırmık da denilen bir tarım aracı; ekini biçip toplayan, derleyen Derin: Dibi, yüzeyin ya da ağzından uzak olan, çok içten gelen ve içe işleyen kendi türünde son derecesine ulaşmış, derinliği olan Devrim: Kısa zaman içinde gerçekleştirilen ve olumlu yönde önemli niteliksel Değişimlere yol açan haraket Dikmen: Koni biçiminde sivri tepe, dağların en yüksek yeri, doruk, dik, Yerdeki orman, yayla, dikilerek oluşturulan ağaçlık, çam ve başka Ağaçların gövdeleri, dik olan yer Dilmen: Dil bilen kimse, dilci Dinç: Sağlık durumu iyi, güçlü, gücü yerinde, canlı Dinçalp: Güçlü yiğit, güçlü ve yiğit Dinçer: Güçlü er, güçlü kimse Dinçtürk: Sağlıklı, sağlam Türk, güçlü Türk Diren: Karşı koy, dayan, harmanda sapları yaymaya yarayan, uzun çatallı, ağaçtan yapılmış bir tarım aracı Dirlik: Düzen içinde mutlu yaşam, mutluluk, sevinç, iyi geçinme, erinç Doğa: Kendiliğinden var olan, canlı, ve cansız nesnelerden oluşan, Kendini sürekli olarak değiştiren varlığın tümü, tabiat Doğan: Küçük kuşlarla beslenen, ava alıştırılarak kuş avında kullanılan, Akdoğan, çakırdoğan, aladoğan gibi türleri olan bir kuş, şahin Doğanalp: Şahin ve yiğit yiğit kimse Doğanay: Ayın ilk günlerinde Ay, yeni Ay (ayın ilk günleri doğan çocuklara verilir Doğu: Güneş`in doğduğu yönden Doğuer: Doğu yiğidi Doğuş: Doğma, doğma biçimi, yaradılış Dolun: Dolgun, dolarak biçimi yuvarlaklaşmış, ayın ondördü Dolunay: Yuvarlaklaşmış ay, dolgunlaşmış Ay, Ay`ın on dördü Çok güzel kimse, Ay gibi kimse Dora: Doruk Doruk: Dağların, tepelerin en yüksek noktası, tepev Durukan: Temiz kan, saf kan Dâhi : Üstün zekalı, son derece zeki, anlayışlı. Dâi : Dua eden, duacı, hak dine çağıran. Dânâ : Çok bilen, bilgili. Daniş : Bilgi, bilme, biliş, ilim. Danişmend : Bilgili, âlim. Dâver : Doğru ve insaflı olan, âdil hükümdar. Derviş : Allah için alçak gönüllüğü kabul eden. Dilhan : İçten, gönülden söyleyen. Dilaver : Yiğit, yürekli, erkek. Doğan : Atılgan ve yiğit. Dülger : Marangoz.
Ediz: Değerli, ulu, yüce, yüksek Efe: Özellikle Batı Anadolu yiğidi, yiğit, zeybek, ağa, ağabey, kabadayı Efekan: Yiğit bir soydan gelen Ege: Ulu, büyük, Türkiye ile Yunanistan arasındaki denizin adı Egemen: Yönetimini kendi gücüyle, dışardan denetime bağlı kalmadan Sürdüren, üstün, sözünü, geçiren Ekin: Tahılın tohum olarak tarlaya atıldığı andan başlayarak harman Oluncaya değin aldığı duruma verilen ad Emre: Dost, arkadaş, sevdalı, tutkun, ünlü, Türk ozanı Yunus`un adlarından biri Engin: Yüksek olmayan, düzey bakımından düşük, denizin, karasularından Uzakta bulunan geniş bölümü, ucu bucağı görünmeyecek denli geniş Eralkan: Al kanlı yiğit Eralp: Yiğit erkek, yiğit kimse, yiğitler yiğidi, Eraltay: Altay dağlarından gelmiş yiğit Eray: Ay gibi yiğit Erberk: Sağlam, yiğit, sert yiğit Erbuğ: Yiğitler başı, komutan Erdağ: Dağ gibi er, dağ gibi yiğit Erdem: İyiliksever, acıma, alçakgönüllülük gibi övgüye değer niteliklerin genel adı Erdin: Ereğine ulaştın; Allah yolunda ermiş duruma geldin, olgunlaştın Yetiştin Erdinç: Dinç yiğit Erek: Ulaşılmak istenen, ardından koşulan şey, amaç, erişilmek İstenen sonuç Erez: Buğday ve arpa tarlalarında yetişen deliceotu da denilen bir bitki Ergin: Olmuş, olgunlaşmış yetişmiş Ergün: Erken doğan güneş, yumuşak, uysal, sulu sepken, sulu kar Erim: Bir şeyin erişebileceği uzaklık, muştu, iyi bir şeye işaret olan durum, sevgi Erinç: Mutluluk içinde yaşama, dirlik Eriz: Yiğidiz, erkeğiz, er izi, er yolu Erk: Yaptırma gücü, güç sözü geçerlilik Erke: İşe çevrilebilen güç, Erkmen: Güçlü kimse, güçlü erkek, sözü geçen kimse Erkut: Uğur getiren yiğit, uğurlu yiğit Erman: Er kişi, yiğit kişi Erol: Yiğit ol, erkek ol, er ol Ersan: Yiğit ünlü, er sanlı Ersin: "yiğitsin" "erkeksin" erişsin, ulaşsın, gelişsin, yetişsin, olgunlaşsın Ertan: Güneş`in doğma zamanından az önce, şafaktan önce Ertaylan: Yiğit ve uzun boylu kimse Ertekin: Yiğit ve tek, yiğit ve biricik, biricik yiğit, yiğit prens. Erten: Erkek tenli Ertürk: Yiğit Türk, erkek Türk Eryiğit: Yiğit erkek Esen: Hiçbir sayrılığı, hiçbir sakatlığı olmayan, sağlık ve mutluluk içinde olan sağlıklı Esener: Sağlıklı yiğit Esentürk: Sağlıklı Türk Eser: Yel, sert esen yel; esme işini yapar, esinti olur yel olur Esmen: Esen yel gibi kimse Eti: M.Ö. 1900-1200 yılları arasında Anadolu`da büyük bir Uygarlık kurmuş olan Orta Asyalı bir ulus Evre: Bir olayda birbiri ardınca gelen değişik durumların Her biri, alınan yol aşama Evren: Var olan her şey, bütün varlıkların oluşturduğu bütün, kainat, dünya Evrim: Ağır ağır ve kendiliğinden olan değişim, kendiliğinden gelişme Ezgü: İyi kimse Ecehan : Hanların başı. Ecmel : En güzel, en yakışıklı. Ecvet : En cömert, varını yoğunu dağıtan. En iyi olan. Ede : Ata, büyük kardeş, ağabey. Edhem : Kara donlu, yağız at. Efe : Batı anadolu yiğidi, zeybek. Efken : Atıcı, yıkıcı. Eflah : Tamamiyle kurtulan, en çok talihe kavuşan. Ekmel : En olgun, mükemmel. Ekrem : Çok cömert, iyiliksever, keremi lütfu çok olan. Elvan : Renkli, renk renk. Emced : Çok şerefli, ve haysiyet sahibi. Emir : Bir kavmin, şehrin başı, reisi. Emre : Aşık, dost, abi. Beylerbeyi. Enes : İnsan. Engin : Uçsuz bucaksız deniz. Enver : Çok nurlu, çok ışıklı, çok parlak, çok güzel. Ercümend : Muhterem, şerefli, itibarlı. Erdem : Fazilet. Ergün : Sert başlı, oynak ve hızlı giden at. Erhan : Yiğit hakan. Erkam : Rakamlar, isimler. Erkan : Esaslar, direkler, reisler. Erkin : Bağımsız hareket eden. Erman : Arzusu, isteği olan. Erol: Sözünde duran er. Ertuğrul : Temiz, yürekli, doğru insan. Esat : Çok uğurlu ve mutlu. Esed : Aslan, gazanfer, cesur. Esved : Siyah, esmer. Eşref : En çok şerefli, itibarı en çok yüksek olan. Etem : Kusursuz, noksansız. Evran : Baht, büyük yılan. Eymen : Daha uğurlu, çok talihli, hayırlı. Sağ taraftaki. Eyüp : Tevbe eden, hatalarına pişman olan. Ezrak : Mavi, gök renkli. Su gibi saf ve temiz olan.
Fatih: Fetheden Ferdi: Bireysel, tek başına. Ferhan: Sevinç, neşe. İyi haber karşısında verilen ödül. Güçlükleri aşıp bir yeri ele geçirme. Feridun: Tek başına, eşsiz. Ferit: Sıralanmış inci taneleri. Tek başına. Emsalsiz. Feyyaz: Berekeli, gür, verimli. Eli açık. Fırat: Bir nehir adı. Türkiye`den geçip Basra`ya dökülür. Furkan: İyi ile kötü, doğru ile yanlış arasındaki herşeyi gösteren. Fazlı : İyilik, fazilet, erdem, lütuf. Fahreddin : Dinin büyüğü, dinde övülmeye layık. Fâlih : İsteğine kavuşan, başaran. Çiftçi. Faris : Yiğit, mert, binici, at yetiştiricisi. Faruk : Hak ile bâtılı ayıran. Fasih : Güzel, düzgün ve açık konuşan. Fatih : Fetheden, zapteden, aşan. Fatin: Zeki, anlayışlı. Faysal : Kesin hüküm vereni. Keskin kılıç. Fazlullah : Allahü teâlânın lütfu. Üstün ve değerli Feda : Kurban olma, gözden çıkarma. Fedai : Canını esirgemeyen, can vermeye hazır. Feramuz : Şanlı, şerefli, ün kazanmış. Feramuş : Hatırdan çıkan, unutulan. Ferhan : Sevinçli, neşeli, ferahlı, şen, memnun. Ferhat : Sevinç, neşe sahibi. Feridüddin : Dinin en üstünü. Feridun : Tek, eşi ve benzeri olmayan, kıymetli cevher. Ferman : Emir. Padişahların tarafından verilen emir. Ferruh : Uğurlu, mübarek, yüzü nurlu, aydın. Fettah : Fetheden, her türlü müşkülleri kolaylaştıran. Feyyâz : Feyz, bereket ve bolluk veren. Feyzullah : Allahü teâlânın feyzi. Fuat : Kalb, gönül. Furkan : İyi ile kötü, doğru ile yanlış arasındaki farkı gösteren. Fuzuli : Fazla, anlamsız, yersiz.
Gediz : Su birikintisi, gölcük, Ege Bölgesi`nde bir akarsu; adını bu akarsudan alan bir ilçe Gencer: Delikanlı, genç yiğit bkz. Gençer Genç: Yaşı ilerlememiş olan, yaşlı olmayan, canlı, dinç Gençalp: Genç yiğit Gençer: Delikanlı, genç yiğit Geray: Açık maviye yakın, gök rengindeki Ay Giray: Uygun, yaraşır, eski Kırım hanlarının ünvanı Girgin: Herkesle çabucak ahbaplık, yakınlık kurabilen, sokulgan kimse Gökalp: Gök gözlü yiğit Gökay: Mavi Ay; gökyüzündeki ay Gökberk: Mavi ve gözlü ve sert Gökdeniz: Mavi deniz Göker: Gökyüzünün yiğidi, gök yüzlü erkek, mavi gözlü kimse Gökhan: Oğuz Han`ın oğlu Gökmen: Mavi gözlü ve sarışın kimse Göksagun: Mavi gözlü hekim Göksel: Gökyüzüyle ilgili Göktan: Mavi şafak, mavi tan Göktuna: Mavi Tuna Göktunç: Mavi gözlü ve tunç gibi Göktürk: 552-745 yılları arasında Orta Asya`da hüküm süren, Bumin Han`ca kurulmuş olan Türk devleti ve bu devletin halkından olan kimse Gönen: Mutlu ol, sevin Gönenç: Varlık, bolluk, mutluluk, sevinç Görkem: Gösteriş, görünüş, gürbüz, iyi gelişmiş, göz alıcı ve gösterişli olma hali, göz alıcılık, gösterişlilik Görkmen: Alımlı, yakışıklı yiğit, görkemli erkek Güçlü: Dayanıklı, zorlu, gücü olan, kuvvetli, sözü geçer Güçlüer: Dayanıklı, zorlu yiğit, güçlü yiğit, sözü geçer yiğit Güçlütürk: Dayanıklı, zorlu Türk, kuvvetli Türk Gültekin: Tek gül, biricik gül, gül gibi güzel ve tek, gül şehzadesi Gün: Güneş`in yeryüzüne saçtığı ışık, gündüz, güneş Günal: Kırmızı Güneş, al Güneş Günalp: Güneş gibi ve yiğit Günay: Güneş ve ay, güneş gören yer, güney Günberk: Güneş gibi yakıcı ve sert Gündoğan: (Güneş doğarken doğan çocuklara konulan adlardan) Doğan güneş, doğan gün Gazanfer : Yiğit, aslan gibi cesur. Gazi : Savaştan sağ dönen. Gevheri : Pırlanta gibi temiz insan. Gıyas : Yardım eden. Giray: Kırım hanı. Gürbüz : Toplu, güçlü dinç erkek.
Hakan: Eskiden Türk imparatorlarına verilen unvan. Kağan Hansoy: Han soylu, bey soyundan gelen Heper: Bütünüyle yiğit, hep yiğit, her zaman yiğit Hınçal: Öcünü onda koyma, öcünü al, öç al Habbab : Seven, sevgili, dost. Habil : Yumuşak ve temiz huylu. Hacib : Kapıcı, kapıcı başı. Hafi : Güler yüzlü, çok ikramcı, gizli. Hafid : Torun. Hakan : Türk hükümdarı. Hakem : Hüküm veren. Haki : Hikaye eden, anlatan. Hakkı : Doğru olan, irfan sahibi, insaflı. Haldun : Devamlı yaşlanıp ihtiyarlamayan. Halife : Birinin yerine geçen . Halil : Dost, sevgili, samimi dost, içten arkadaş. Haluk : İyi ve güzel huylu, geçim ehli, İslama yakışır. Hamdullah : Allahü teâlâya hamd eden. Hammâd : Çok hamd eden, çok dua eden. Hamza : Aslan, heybetli, azametli. Han : Hakan veya hakana bağlı hükümdar. Hanefi : İstikamet üzere olan. Hani : Yumuşaklık ve vakar sahibi. Hasan : Güzel, iyi, hoş. Haseki : Hükümdarların hizmetlerine tahsis edilen zat. Hasibi : Cömert, hayırhah. Hasin : Kuvvetli, sağlam, muhafaza eden. Hâtem : Mühür, üstü mühürlü yüzük, en son. Hattâb : Çok güzel konuşan ve nasihat eden. Hatip : Hitabeden, güzel söz söyleyen. Hayali : Hayal eden. Haydar : Aslan, cesur, yiğit, kahraman. Hayrani : Hayran olan. Hayreddin: Dinde hayırlı kimse, dinin hayırlısı. Haşim : Ezen, parçalayan. Hürmet ve ikram eden. Haşmet : Heybet ve ihtişam sahibi. Tevazu gösteren. Hazım : ihtiyatlı, basiretli, gözü açık, hazımlı. Hızır : Yeşil. Hicabi : Mahcup, utangaç, hayalı, edepli, terbiyeli, iffetli. Hilmi : Yumuşak huylu, sabırlı, vakarlı, sakin. Himmet : Lütfeden, gayret eden. Hişam : Haya eden, utanan. Hud : Büyük, çok hürmet eden. Hulusi : Halis, saf, samimi, candan, içi temiz. Hurşid : Güneş. Huzeyfe : Küçük testici, çömlekçi çırağı. Hüccet : Senet, vesika, delil. Hüdâvendigâr : Hükümdar, sultan, âmir, hâkim. Hüdayi : Hüdânın kulu. Hümayun : Mübarek, mutlu, padişaha olan. Hüsameddin : Dinin keskin kılıcı. Hüseyin : Küçük güzel. Hüsrev : Padişah, hükümdar, sultan.
Oluşturulma Tarihi: 13 Kasım 2019, Çarşamba 10:36