İmar Barışı Mağdurları Platformu üyeleri “Yıkım değil çözüm istiyoruz”

Bursa Şehreküstü Meydanında toplanan Platform üyeleri, “Yıkım değil, çözüm istediklerini” dile getirerek, kendi alın terleriyle yaptıkları yuvalarının yasadaki boşluklar nedeniyle yıkılacak olmasına tepki gösterdiler. Devletin veya başkasının arazilerini işgal etmediklerini vurgulayan mağdurlar, haklarını alana kadar eylemlerini ülke çapında devam ettireceklerini söylediler.

Devletin çıkardığı imar yasasına dayanarak E-Devlet üzerinde başvurularını yaptıklarını, kendilerine tahakkuk ettirilen ücretleri de devlet kasasına yatırdıklarını anımsatan İmar Barışı Mağdurları, “Bizim Alın Terimiz” diye nitelendirdikleri yapı kayıt belgelerini de birkaç gün içinde aldıklarını hatırlattılar. Bu belge ile evlerine elektrik, su, doğalgaz aboneliği bağlattıklarını, kırsal kesimde yol olmayan yerlerde yol açma çalışmaları yaptıklarını, evlerinin boya, badana, sıva ve tesisat gibi her türlü eksikliklerini giderdiklerini de vurgulayan mağdurlar, şimdi ise verilen hakların geri alınmak istendiğini öne sürdüler. İmar Barışı Platformu Bursa Yöneticilerinden İbrahim Hacıoğlu, “Aylar, yıllar geçtikten sonra yapı kayıt belgemize onay veren ilgili bakanlığın bizzat kendisi verilen hakların geri alınamayacağı hükmünü çiğneyerek haksız yere yapı kayıt belgelerimizi iptal etmiştir. Bu iptallerden sonra mağduriyetimiz yıkımlar, para cezaları ve mahkemeler ile devam etmektedir. İmar cezaları, gelen yıkım tebliğleri insanları hem ekonomik hem de psikolojik olarak çok yıprattı” dedi.

Yetkililere seslendiklerini açıklayan İbrahim Hacıoğlu, “Başvuru sırasında ilgili bakanlıkça hiçbir şekilde kontrol ve denetim yapılmayan bu kadar ağır cezai müeyyideleri olan bu yasa uygulanırken vatandaşın bilgilendirilmesi, gerekli kontrollerin yapılması, yanlışlık varsa vatandaşların uyarılması ve sonra belgelerin verilmesi veya uygun değilse iptal edilmesi gerekmez miydi?” diye sordu. İmar Barışının son başvuru ve ödeme tarihlerinin iki defa uzatılmasının yanlış anlaşılmalara neden olduğuna dikkat çeken İbrahim Hacıoğlu, doğal olarak 31 Aralık 2017 tarihinin de uzatıldığının düşünüldüğünü kaydetti. Bakanlığın imar barışı reklam filmlerinde ve tanıtım broşürlerinde 31 Aralık 2017 vurgusunun yapılmadığını savunan Hacıoğlu, “Acaba Türkiye’nin her ilinde böyle mağduriyetler yaratan bu ihmaller zinciri normal mi?” diye sordu.

İmar Barışı konusunun bir an önce meclise gelmesi gerektiğini anlatan İbrahim Hacıoğlu, “Şunu ısrarla vurguluyoruz. Bizler rantçı, fırsatçı değiliz. Çoğumuz emekli, kendi yuvasının, kendi ekmeğinin derdinde olan dar gelirli insanlarız. Bazılarımız belgelerinin iptal edilme haberini muhtarın yazısıyla öğrenmiş, orta ve ileri yaşta olan bir kısmımız ise son başvuru tarihini gün farkıyla kaçırmış veya ücretini maddi imkansızlıklar nedeniyle o an ödeyememiş dar gelirli insanlarız. Yapı kayıt belgesi aldığımız yuvalarımız için alınan yıkım kararları durdurulmalı ve hakkımızda açılan davalar, cezalar iptal edilmeli ve yeni bir düzenleme ile bu yaşanan sorunlar çözülmelidir. Bizler yıkım değil, çözüm istiyoruz” diye konuştu.